@divit senden, kallavi bi cevap bekliyodum zaten. o dediğini Türkiye'de yapacak adam vardır. Türkiye'nin beyin gücünü yabana atma. Nörddür, nikotinmandır, sallamıyodur, o ayrı.
''ben hiç böyle yakaladığımız bişey görmedim etraftan da duymadım'' diyosun ama bu iş henüz emekleme dönemde. bundan sonraki 10-20 senenin, big data açısından neler getirebileceğini tahmin bile edemiyor olabiliriz.
@salihdt big data'yı CRM'e indirgemek ne derece hakkâniyetli olur emin değilim. gazetedeki yazıyı henüz okuyamadım ama mutlaka okuycam. çok teşekkür ederim cevap yazdığınız ve katkılarınız için.
@aychovsky, gene yapmışın yapacağını ve tozu dumana katmışın. yazdıklarını görebilmek içün tozun inmesini bekledim, annayabilmek içün de tekrar tekrar okumam gerekti. yannız, sana bişiy diyim mi? ben temiz verinin kıymetini bi amarigalıdan öğrendiydim, amarigaya gelmeden çok önceleri... bilmem kaç bin satırlık veriyi tek tek inceleyip, manuel olarak temizlemekten, gözleri kan çanağına döndüydü. içimden, ''bu herif sapık lan!'' diye geçirdiydim. sonradan buralarda, data cleaning, data reconciliation, data cleansing işlerine bulaşıp işin boyutlarına ve ulaştığı noktalara bi nebze olsun âşinâ hâle gelince, adama derin saygı duydum tabii.
bi zamannar bi motelde kaldıydım. kaavaltı mönüsünde portakal suyuna baktım, iki boyu vardı portakal suyunun: big, really big! really big olan, bebeykene sahilde kumdan kale yaptığımız kovalardan bile büyüktü. sen even bigger data diyince onu hatılladım. sana bişiy diyim mi? yakında, really big data diye bi laf ortaya çıkabilir, senin de öngördüğün gibi... cosmicstring hocamız, ''doğadan alınan veriler süzülmeden, en ince ayrıntısına kadar ele alınabilirse gözden kaçan pek çok şey bulunabilir'' yazmış. hemen aklıma, 17 Ağustos depreminden sonra popülerliği tavan yapan depremci hocalardan öğrendiğim ''mikroçıtırtı'' lafı geldi bu noktada. düşünsene qız, mikroçıtırtıları kaydedip biriktiriyosun ve sonradan analiz edip anlamlandırıyosun. Azerbaycanlıların mı, İranlıların mı ne, buna benzer bi çalışması vardı. Radon gazı salınımındaki değişikliği mi ne ölçüyolardı. Yukarıda, big data'yı CRM'e indirgemek ne derece hakkâniyetli olur dememin sebebi bu. Osman Pamukoğlu'nun bi sözü var: Siz savaşla ilgilenmeyebilirsiniz ama savaş sizinle ilgilenir. Ben bu sözü, big data'ya uyarlamak istiyorum. (basond hocam, aslında bu söz sana!). Siz big data ile ilgilenmeyebilirsiniz ama, big data sizinle ilgilenir. verinin temizliği konusuna dair şunu da yazmak istiyorum: insülin direnci yazımda aynı dertten muzdarip olduğumu şöyle dile getirmiştim:
**
hay allah, hic bi seyi yoktu, niye diyabet olduysa diyoruz sonra. hay allah 38 yasinda kalb krizi mi olurmus diyoruz. bunlar ne haberlere yansiyor, ne istatistiklere.
gidin bakin ölüm sebeplerine: kac tane kardiyopulmoner yetmezlik goreceksiniz?
bi akilli da cikip demez ki o anli sanli doktorlarimiza, gardaşım kardiyopulmoner yetmezlik diye ölüm sebebi mi olur? bu hasta neden öldü? asil sebep ne?
arastirip baksan, trafik kazasi, kanser, diyabet komplikasyonlari, sigaraya bagli koah, sigaraya ve sacma sapan bi hayat tarzina bagli aterosklerotik kalb hastaligi cikar altindan.
ama oraya kardiyopulmoner yetmezlik yazan bilincsiz ve egitimsiz doktorlar yuzunden, istatistikler sikilip atiliyo. rakam yok lan elimizde!!!
olcmedigin seyi kontrol edemezsin olm!!!
hay sikeyim ben boyle isi yaaa!!!!!
**
demem o ki, verin kadar konuş! ya da verinin temizliği kadar konuş! kaç veriden sonrası big acaba demişsin de, petabayt, zotabayt, zottiribayt birimleriyle ölçülenler bigdir heralda.
bu noktada, kafama zıçayım! 2006 ya da 2007 senesinde, New York Times'da okuduğum bi haberi kesip saklamadığım için... Deyecahsın ki neye? Harbiden, neye? Haber şuydu: Çinli (başka nereli olacağıdı ki zaten?) bi matematik profesörü, bi algoritma geliştirmiş. Heralda bi miktar big data kullanmıştır. Bu algoritmayı kullanarak, Wall Street'ten 1 milyar (evet milyar) dolar kaldırmış, matematike burun kıvırıp bok atannara kapak mahiyetinde! Öte yandan modern Nostradamus (ulan şu herifin adını da bi ezberleyemedim gitti bea! Çok tersime gidiyo adı. Gugıllamaya da üşendim şindi. NYU'da bildiğin hoca. Ama bildiğin hocalara hiç benzemiyo. Modellemeleri (bu modelleme lafına da ayrı bi hastayım!) ile dünyanın siyasi geleceğini tahmin ediyo. Düşün yani, CIA, adama proce ısmallıyo! Şunu şunu bi modelle hoca efendi! diyo. Hoca efendi o esnada kaç dolar kaldırıyo bilemiyorukh tabe. Procenin muhtevasını sormamız mümkin değil takdir edersin ki...
@roket adam senden de kallavi bi cevap bekliyodum ve beni yanıltmadın. teşekkür ederim. bu konuda dedenin fikrini de merak ediyorum ben asıl. ona bi özetlesen şu yaptığını da, ne düşündüğünü bi öğrensek!
@şubulububulu aplam! eline sağlık! big data'nın feriştahının sizin elinizde olduğunu bildiğimden kelli, sana yaldızlı ve beş yıldızlı dâvetiye çıkardıydım. bizi kırmayıp geldiğin içün müteşekkiriz! (bkz:
george church) delisinden bahsettim miydi ben sana? Allah bilir jemjum görmüştür ya da gendinnen tanışmıştır bile! sizin alan HGP'nin açtığı devirden sonra üstel bir hızla devinecek gibi duruyo. beni en çok helecanlandıran alan diyebilirim. başlarda, meaaahhh, dağ fare doğurdu! denebilecek gelişeMEmeler yaşansa bile, asıl kırılımları, açılımları sizin tayfadan bekliyom. işalla görürüz o günneri!
@m e l t e m hanımcım, özel hayatın gizliliği filan hikâye! kimsenin hiçbişeysi gizli kalmıycak. belki şu anda bile gizli diil. hatta bilgiler ebediyen bile saklanabilir. muhtemelen biliyosunuzdur, ABD Kongre Kütüphanesi twit biriktiriyo. Bundan 50 sene sonra, araştırmacının biri 28 Mayıs 2013'ten itibaren Türkiye'de atılan twitlerin analizini yapıp oradan bir sonuç çıkarmak isteyebilir mesela. Ya da daha yeni bir tarihte gerçekleşen twit savaşlarının. Öte yandan, dünyadaki telefon ve email trafiki de, bi yerlerde birikiyo. Feysin elinde önemli veri var. Şimdi vatsaptan da gelecek önemli bi miktar. Gugıl, gugıllanan kelimelerin lokalizasyon tayinini yaparak, doğru grip salgını tahminleri yapmış. Eminim çok daha başka şeyler yapmıştır, yapıyodur ve yapacaktır.
aychovsky bana bu mini konferans için teşekkür etti, sağolsun. elimize gugıl geçince, ille de sikiş sokuş mevzularını mı gugıllıycaz? ya da elimize duyuru geçince ille de ''bi çocuk var, tatlı bişiy...'' diye başlıyan duyurular mı okuycaz? bunnardan da koyalım ara sıcak olarak. herkeş eteğindeki taşı döksün, olma mı?
hepinize, vakit ayırıp geldiğiniz ve emek verdiğiniz içün ayrı ayrı teşekkür eder, bi dahaki mini konferansımızda buluşuncaya dek, yanaklarınızdan makas alırım.